Kobani ve Gazze’nin Yanında Olmak İnsani ve Ahlaki Bir Gerekliliktir.
Basına ve Kamuoyuna
Kobani ve Gazze’nin
Yanında Olmak İnsani ve Ahlaki Bir Gerekliliktir.
Son birkaç haftadır IŞİD terörünün Suriye ve Irak’ta kendi siyasi ve mezhepsel
aidiyetleri dışında hemen her farklı siyasi ve dini yapıya yönelik saldırıları,
yakın zamanda tekrar Rojava’ya-Kobani’ye orada yaşayan başta Kürtler olmak
üzere bölgedeki Türkmenler, Yezidiler ve Şiilere yönelmiştir. Rojava’da,
tamamen savunma ve toplumsal güvenliğin sağlanması üzerine kurulan yapının
insani boyutu ve meşruiyeti bu son saldırılarla bir kez daha anlaşılmıştır.
Ortadoğu’daki siyasi dengesizlikler, kirli ittifaklar ve çıkar ilişkileri
karşısında Rojava sadece Kürtler için değil aynı zamanda bu güvenli bölgelere
sığınmış diğer tüm halklar için insani bir adacığa dönüşmüştür.
Kendi mezhepsel, siyasi ve çıkar amaçlarına ulaşmak için, en kutsal hak olan
yaşam hakkı ihlalinden, manevi değerlere saldırıya, çocuk ve kadınlardan oluşan
sivilleri rehin almaya kadar en temel insani değerleri hiçe sayan ve tamamen
tedhiş ve korku üzerine kurulmuş İŞİD çeteleri karşısında, Rojava’da yaşayan
tüm halkların yanında olmak insani ve ahlaki bir gerekliliktir.
Yine birkaç hafta önce kaçırılarak öldürülen İsrail’li üç genç gerekçe
gösterilerek, havadan ve karadan İsrail
tarafından Uluslararası Hukuk ayaklar altına alınarak Gazze’ye yapılan saldırılar
sonucunda 450’nin üzerinde çocuk ve kadın olmak üzere sivil hayatını
kaybederken binlerce kişide yaralanmıştır. İsrail politikaları yüzünden en asgari
insani koşullarda yaşayan Gazze’li Filistinliler bu saldırılarla topyekün bir
katliamla yüz yüze bırakılmıştır. Tüm dünyanın katliamları sessizce
izlemesinden Birleşmiş Milletleri, Avrupa Birliği’nin, Uluslararası örgütlerin
yeterince sesleri çıkmamıştır. Amerika ve Almanya tarafından yapılan
açıklamalar başta olmak üzere bir çok açıklama ile saldırıları meşrulaştırılmasından
cesaret alan İsrail, saldırılarını devam edeceğini belirtmiştir.
Tıpkı IŞİD gibi İsrail’de hiçbir insani değeri tanımamakta, tedhiş ve korku
üzerine kurulan bir devlet politikası izlemektedir. Görünürdeki tüm
karşıtlıklarına rağmen katliam ve vahşetleri ile benzeşen bu saldırılar
karşısında Rojava-Kobani ve Filistin-Gazze halkının yanında olması gereken
Ortadoğu devletlerinin, kendi zalimlerini durduramayan, mazlumunu koruyamayan
bir acziyet içinde olduğu gerçeği ile maalesef bir kez daha yüzleşmek zorunda kalmış
bulunmaktayız. Kobani’ye ve Gazze’ye yapılan saldırıları ve bu saldırılar
karşısında sessiz kalanları kınıyoruz. 21.07.2014
AĞRI BAROSU
BATMAN
BAROSU BİNGÖL BAROSU
BİTLİS BAROSU
DİYARBAKIR
BAROSU
HAKKARİ BAROSU
MARDİN BAROSU
MUŞ
BAROSU SİİRT BAROSU
ŞANLIURFA BAROSU
KARS-ARDAHAN BÖLGE BAROSU
ŞIRNAK BAROSU
TUNCELİ
BAROSU VAN
BAROSU